centaflex coupling ve islam savasları89
sizlee bugün en güel bilgileri yazan centaflex coupling çok çalıstı ve centaflex coupling diyorki ancak birbirlerinin dostlarıdırlar. İçinizden j^jni onları dost edinirse o da onlardandır. Allah zalimleri j,,jjrıı yola eriştirmez.’Uhâde. Ka) mika Oğullan ile olan ittifakını, nnıhtemelen bu âyetin piızûlünden sonra bozmuştur.Kaymıka Oğullan, Resûlullah (s.a.v.) ile aralarındaki antlaş-
ayı bozan, Bı*dir’le Uhud arasında O’nunla savaşan ilk Yahudilerdi. I^esıilııllab (s.a.v.), onları muha.sara etli. On beş günlük bir kuşatnıa-(j3nsonra Resûlullahin hükmüne razı olarak savaşsız teslim oldular.
Hz, Peygamber, erkeklerin ellerinin bağlanmasını emretti. Kainat münafıkların başı Abdullah b. Übeyy Hz. Peygambere gelerek jöylc dedi:
-Ey Mnhanımed! Müttefiklerime iyilik et.
Resûkıllah ağırdan alınca İbn Selûl tekrar, “İyilik et!” dedi. Resûlullah (s.a.v.) ondan yüz çevirdi. Bunun üzerine İbn SelûI, elini Hz. Pe>’gamber’in zırhının yakasından içeri soktu. Resfılullah kızarak konuştu:
-Yazıklar olsun sana! Bırak beni!
-Hayır vallahi do.stlarıma iyilik etmedikçe seni bırakmam. Onlar, beni altından ve mal-mülkten mahrum ettiler sen ise bir sabah \akti onları biçiyorsun. Allah’a yemin ederim ki ben, bir takım musibetler gelmesinden korkuyorum.
Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.), “Onlar şenindir!” buyurdu ve 'Çözünüz onları, Allah onlarla birlikte ona da lanet etsin!” dedi. Serbest bırakılınca sürgün edilmelerini emir buyurdu.
Allah, Resûlü’ne ve Müslümanlara onların mallarını ganimet olarak ihsan etti. Onların arazileri yoktu, kuyumculukla uğraşıyorlardı. Resûlullah (s.a.v.), onların birçok silahlarını ve kuyumculuk
265El-Mâidc, 51; İbn Ishak, age, 295
266İbn isluk, age..
âletlerini aldı. Onları, tüm (;oluk çocuklarıyla birliku» M karmaya Ubâde İbn c.s-Sâmit memur edilmijjti. O da kadar götürdü.
Kaynuka Yahudileri. Ubâde İbn es-Sânıite, “Ey Veijj Evs ve Hazrec'ic araımzda ittifak vardı. Biz senin sen bize ne diye böyle yaptın?" dediler. Ubâde İbn lara: “Siz barb açtınız!" dedi. Abdullah İbn Übeyy de.
“Sen müttefiklerinden uzaklaştın da bundan eline m. dedi. Ubâde, “Hubûb’ın babası! Kalbler değişti, İslânıiytj yok etti!" dedi
Mekke müşrikleri, Medine’ye baskın hazırlığı içindeydi^ ResûluUah (s.a.v.) düşmanın hazırlıkları hakkında bilgi ediıııneki^ zaman zaman seriyyeler gönderdiği gibi, Medine ile Mekke ara.sij| daki kabilelerle görüşüp anlaşmalar yapmak, Kııreyş’irı planlad|jj| yağmalan önlemek için bizzat kendisi de askeri yürüyüşlere i(^ tıldı. Resûlullah’ın (s.a.v.) katılıp bizzat idare ettiği askeri harekât “Gazve" denir.
Resûlullah’ın (s.a.v.) ilk gazvesi, 60 kişilik müfreze ile Ebvâk5. yüne yapılan gazvedir.
Hieretin ikinci yılı Safer ayı başında yapılmıştır. Aynı yıl içinde sırasıyla Buvat, Uşeyre, Küçük Bedir ve Büyük Bedir Gazveleri olmuştur. İlk dördünde düşmanla karşılaşma olmamış, kan dökülmemiştir. Büyük Bedir Gazvesi, Müslümanların yaptığı ilk savaş olmuştur.
Ebu Süfyan Uhut meydanından çekilirken demişti ki:
- Gelecek yıl Bedr’de buluşalım!
Müslümanlar da ona karşılık “İnşallah!” diye haykırmışlardı.
Sene dolmuş, hazırlıklar başlamış ve savaş alanına gelinmişti. Hz. Ali sancağı dikmişti.
Biraz sonra küçük bir süvari birliğiyle Ebu Süfyan geldiler. Uzak bir tepeye yerleştiler. İslâm birliklerinin ilerlemekünce de
gıindan sonra Hicret in 5. yılı başı “Dümetül Cendel” mevkiinde konaklık yer vardı. Burası barikat kurup İslâm’ın yolunu kes-- ıv’Itetıenlerin mevzii durumundaydı. İslâm ordusu gece yü-giındüz saklanma taktiğiyle buraya müthiş bir baskın yap-ll,r\e düşmanı darmadağın etliler. Hz. Ali her tarafa hâkim.
;\vni yılın Şaban ayı, Beni Müstahk üzerine hareket. Sahabilerin İdille hâlinde hücumu, düşman paramparça Bu cenkten sonra iffet bidesi peygamlHU'zevcesine iftira hâdisesi. Biz bu çirkin, centaflex couplinghoş olma-tiksindirici iftira olayına burada yer vermeyeceğiz, jbn İslıak’ın bildirdiğine göre Resûlullah (s.a.v.) Useyre Gazvesi’nden döndükten sonra Medine’de on gün bile kalmadan -İbn Hazm’a bu süre on gündür- Hicret’in 13. ayının başlarında Rebiyülev-aonda, Cemmâ ve civarlarında otlayan Medine halkına ait sü-riılertsaldınp onları gasp eden Kürz b. Câbir el-Fihrî’yi takibe çıktı.
Bu defa beyaz sancağı Ali b. Ebî Talib taşıyordu. Resûlullah (i.a V.), Medine’de kendisinin yerine Zeyd b. Hârise’yi bırakarak Kürz bCâbir’in peşine düştü. Bedir taraflarındaki Sefevân vadisine kadar ilerlediği hâlde Kürz’ü yakalayamadı. Herhangi bir çatışma ile karşılaşmadan geri döndü. Savaşılmadan sona erdi.
BENİ NADR GAZVESİ (H. 3. yılın sonu - M. 624)
Hicret’in 3. yılı dolmuş 4. yılı başlamakta idi. Sahabilere bir tu-ak kurma teşebbüsü ortaya çıkarıldı. Allah Resûlü’ne başvurup, aralarında Müslümanları geliştirmek için birkaç muallime ihtiyaçlar olduğunu bildirdiler. Ve bunun üzerine yanlarına aldıkları saha-biler heyetini yolda birini öldürdükten sonra esir ettiler. Mekkelilere sattılar. Sahabiler türlü işkenceler gördüler. Hz. Ali gibi vecd ve aşk mizaçlı bir zat cellat satırımn altında kendi yerinde peygamberi öl-irazıojuiiOİıuaüHCağlıu soran kâfîrleıe şöyle cevap verdi;
-Allah üzerine yemin ederim ki. onun aya^ı^; maktansa ben hayalımı vermeyi, gün ışığından ve ' dan mahrum kalmayı tercih ederim.
KureyşIilerin lideri İCbu Süfyan da diyordu ki-
-Vallahi ben Muhammed'i sahabilcrinin sevdiği
bir kişi görmedim!
Medine’deki üı; Yahudi kabilesinden biri olan ve nm günlük mesafede müstahkem kalelerde oturan büyük hurmalıklara sahip olup özellikle ziraatla meşgup^ hudi kabileleri içerisinde Benî Nadir, diğer kabilelere kat*'' '^'ı üstünlük kurmuştu. Bu sebeple öldürme vak’alannda kişi Benî Nadirden ise tam diyet, Benî Kurayza’dan iscyjr,'*\ ödenmekteydi.
İki kabile arasında diyet konusundaki bu dengesizlik Benî Kurayza’nm müracaatı üzerine Hz. Peygamber tarafınd,^*'" dirilmiş ve eşit hıîle getirilmiştir.
Benî Nadir Hicret’ten sonra düzenlenen Medine sözleş^ Evs kabilesinin müttefiki olarak katılmıştı. Başlangıçta MiLslü^’' lara karşı bir tavır içine girmemekle birlikte Bedir Gazveşv^^ sonra ve Benî Kaynukâ’nın şehirden sürülmesiyle açıktan diktfc, h
İlk yapmaya başladılar. Özellikle meşhur şairleri Ka’b b. Eşref şiir kabiliyeti ve etkili hitabetiyle Hz. Peygamberi ve ashabım yetmekte, ayrıca Mekke’ye kadar giderek Ebû Süfyan ve diğermiş riklerin intikam duygularını harekete geçirip Müslümanlara kaı^ kışkırtmakta, seı-vetini de bu uğurda harcamaktaydı. Onımİslînı aleyhine giderek artan bu açık faaliyet ve hakaretlerinden rahatsa olan Hz. Peygamber (s.a.v.) bu duruma bir son verilmesini ve bet,, dişinin eziyetten kurtarılmasını istedi.
Bunun üzerine Muhammed b. Mesleme ile birkaç arkadaşının >-a^ tıkları bir plânla Müslümanların kutsal değerlerine açıkça hakaret mekten çekinmeyen Ka’b b. Eşref öldürüldü. (Rebîülevvel 3. Eylül 624)
Benî Nadir Yahudileri Uhud Savaşı esnasında da müşriklerin karargâhına gidip onları Müslümanlara karşı tahrik etliler. Bunun yanında zaman zaman Müslümanlarla çatışmak istemiş ve Hz, Peygamber’e suikast teşebbüslerinde bulunmuşlardı. Hz. Peygamber kendilerini uyarıp antlaşmaya riayet etmelerini istemişse de olumlu sonuç alamamıştı.
Bi’rimaûne faciasından sağ kurtulan Amr b. Ümeyye ed-Damri Medine’ye dönerken yolda Benî Âmir b. Sa’saa kabilesinden iki kişiyi
hid nrkadaşlarının intikamını almak için ujmrlmken olcliir-kişinin Müslüman olup 11/. Pıygambcr’dcn *'„ıin ald’klannı bilnıiyortlu.
\\r. Peygamber himayesine aldığı insanların öldürülmesine son üzüldü vc Atnr'm j^nlışlıkla katlettiği iki kişinin diyetini öde-bildirdi.
Resül-i Ekrem Mtxline sözleşme.si gereği Benî Nadîr’den de diyete ^rtak oİMialarını istemek ü/ere J İz. Ebû Bekir, Ömer ve Ali ile liirlikte yanlarına gitti. Nadir Oğulları kendilerini iyi karşılamakla [lirlikte oturduk lan yerin damından faş yuvarlamak suretiyle onları 5lıitımıe\v teşebbüs ettiler.
purıırmı fark eden Hz. Peygamber beraberindekilerle birlikte onulan ayrılarak şehre döndü. Benî Nadir Yahudilerinin Kureyş’len jldıkları teklif üzerine Hz. Peygambere başka suikast plânları yaptıkları da nakledilmektedir.
Benî Nadirin bu teşebbüsleriyle Medine antlaşmasını bozmuş ol-ni.il.iri neticesinde, Hz. Peygamber haber göndererek on gün içinde <chri terk etmelerini i.stedi. Nadir Oğullan Medine’yi terk etmek üzere centaflex couplinghazırlıklara başlamışken Abdullah b. Übey kendilerine yardımcı olacağını söyleyerek onları vazgeçirdi. Bunun üzerine, Resûlullah onları nıuhiisara ederek antlaşmaya davet etti. (Rebîülewel 4/Ağustos 625).
Önceleri direnmeye karar veren Yahudiler on beş gün süren ku-j.ıtmadan sonra götürebilecekleri mallarıyla birlikte kadın ve çocuk-lannı da yanlarına alarak 600 deve yükü ile kafile hâlinde Medine’yi terk etmeye razı oldular. Bir kısmı Hayber’e bir kısmı da Suriye’ye gidip Ezriât’a yerleşti.
Ganimet malları içinde 340 kılıç, 50 tulga, 50 zırh bulunan Beni Nadr hareketinin aslanı yine her zaman olduğu gibi Ben-i Nadr Gayesi ne giderken sancaktar olan Hz. Ali idi (r.a.).“*®
MEUNE KUYUSU OLAYI (H. 4 - M. 626 )
Hicret’in 4. yılında Amir Oğullarından Cafer Oğlu Malik Oğlu Ebu Bera Medine’ye geldi ve Resıılullah (s.a.v.) ile görüşüp, “Ey Allah’ın Resûlii! Eğer Necid halkına ashabından bir kısmını gönderirsen, umarım ki İslâm olurlar!” dedi.
Resulü Ekrem, Necid bölgesi halkına güvenemeyip,
“Korkarım ki ashabıma bir kötülükte bulunurlar!” dedi. Ebu Bera’,
“Onlar, Necide goldiklcı inde benim emanım altına Onlara kimse bir şey yapamaz!” diye teminat verdi. '*
Bunun üzerine Resûlii Kkrem de Ebu Bera’nın kardeş Malik Oğlu Tlıfeyl oğlu Amir’e bir mektup yazdırdı ve Kuran öğretmek için 70 Kuran okuyucusunu gönderdi. k,| \ Muttalip Süleymi idi.
iviuiı^Ji ı«ıı /-nııı» ıxuı cin ucuictı 1 ıit: ivıeunt* KUyus^a
yere varıp Resûlii Ekrem’in mektubunu Anır bin 'ûıfcyl’e
Lanetlenmiş olan Amr bin lûfcyl ise mektubu okumada " ram bin Milhan’ı öldürdü. Sonra Kur’ân okuyucuları olan maati üzerine saldırmak için kendi kavmi olan Amir Oğullanıp'' ğırdı. Onlar ise, ^
“Biz Ebu Beranm verdiği sözü ayaklar altına atamayız!"d,y kindiler.
Bunun üzerine Amr bin llıfeyl Usayye, Ri'l ve Zekvan rini toplayıp Meunc Kuyusuna gitti ve ansızın kurra top1ulü|^iı rine saldırarak hepsini şehid etti. Yalnız Neecar Oğullanndan lu bin Zeyd’i öldü sanarak şehidler arasında bırakmışlar o da bu^ rumu Peygamber efendimize (s.a.v.) bildirmiştir.
Resulü Ekrem bu durumu haber alınca son derece üzüldü ve<5^ hâl, Ebu Bera’nın işidir. Ben, bunu ancak onun ısrarı ile isternejı^ yapmıştım!” buyurdu. Ebu Bera da Peygamberimizin bu sözünü)^ tikten sonra çok üzülerek kederinden hastalanıp öldü. Fakat verdj^ sözün bu şekilde ayaklar altına alınması, Arap âdeti üzere kendise, yunda bir leke olarak kaldı.
Resûlü Ekrem ise onlara beddua etti ve kısa bir süre sonra bukab,. leler veba, humma ve kıtlık yüzünden telef oldular; savaşsız olarak.
No comments:
Post a Comment